panik bozukluk, panik atak belirtileri , panik bozukluk psikoterapi

Önceki yazılarımızda kaygının ne kadar normal ve işlevsel bir duygu olduğundan ve bir tehdit karşısında ortaya çıktığından söz etmiştik. Ancak bazen durduk yere, ortada hiçbir sebep yokken beden kaygı tepkileri gösterebilir. Kalbiniz aniden çarpmaya başlar, nefesiniz daralır, terlersiniz, başınız döner ve kontrolünüzü kaybedecekmiş gibi hissedebilirsiniz. Eğer bu ataklar tekrarlıyorsa ve yeni bir atak geçirme endişesiyle yaşamaya başladıysanız panik bozukluğu belirtileri gösteriyor olabilirsiniz. Bu yazımızda panik bozukluğun ne olduğundan, belirtilerinden ve baş etme yollarından söz edeceğiz.

Panik Bozukluk Nedir?

Panik bozukluk, beklenmedik ve tekrarlayan panik ataklarla karakterize olan bir bozukluktur. Panik atak, yoğun korku ve rahatsızlık hissiyle başlar ve çok kısa sürede belirtiler yoğunlaşarak doruk noktasına ulaşır. Bu durumu deneyimleyen kişilerin kalp krizi geçirdiklerini, bayılacaklarını, öleceklerini ya da kontrolü kaybedeceklerini düşündükleri sıklıkla görülür. Atak geçtikten sonra kişi kendini yorgun, tükenmiş ve korkmuş hissedebilir. Ancak atağın geçmiş olması ne yazık ki kişinin kendini iyi hissetmesi için yeterli değildir. Panik bozuklukta kişinin yaşamını en çok etkileyen noktalardan biri benzer atakların tekrarlayacağı korkusudur. Sırf bu yüzden kişiler bir süre sonra sosyalleşmekten, panik ataklarını tetikleyebileceğini düşündükleri ortamlardan ya da yalnız dışarı çıkmaktan kaçınabilirler. Bu kaçınma davranışları, zamanla kişinin sosyal hayatını ve günlük işlevselliğini ciddi şekilde etkileyebilir.

Panik Bozukluğun Belirtileri Nelerdir?

  • Tekrarlayan ve beklenmedik panik atakların varlığı
    • Çarpıntı, kalp atışlarında hızlanma
    • Terleme veya titreme
    • Nefes darlığı, boğulma hissi
    • Baş dönmesi, bayılacakmış gibi hissetme
    • Göğüs ağrısı veya sıkışma hissi
    • Mide bulantısı veya karın ağrısı
    • Gerçek dışı hissetme (derealizasyon) veya kendinden kopma hissi (depersonalizasyon)
    • Kontrolü kaybetme ya da “delirme” korkusu
    • Ölüm korkusu
  • Başka panik atakların olacağına dair yoğun korku hissetme
  • Panik atak geçirmekten duyulan kaygı nedeniyle işlevselliği bozacak şekilde kaçınma davranışları geliştirme (ör. Sosyal ortamlardan kaçınma vb.)

Panik ataklar sırasında bu belirtilerin birkaçı görülebilir ancak hepsi aynı anda görülmek zorunda değildir.

Panik Bozukluğun Sebepleri Nelerdir?

Panik bozukluğun kesin nedeni bilinmemekle birlikte, biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonu sonucu ortaya çıktığı düşünülmektedir:

  • Beyindeki düzensizlikler: Yapılan araştırmalarda, panik bozukluğu deneyimleyen bireylerde, beyindeki korku ve tehlikeyi algılayıp tepki veren sistemin aşırı duyarlı hale geldiği görülmüştür. Bu nedenle, zaman zaman beynimiz ortada bir tehdit olmamasına rağmen bedeni savaşmaya ya da kaçmaya hazırlayan sistemi aktive edebilir.
  • Genetik Faktörler: Ailenizde panik bozukluk öyküsü olan bir yakınınız varsa, bu sizin de panik bozukluk geçirme olasılığınızı artırır.
  • Biyolojik Faktörler: Bazı hormonal değişikliklerin ve serotonin, GABA ve dopamin gibi nörotransmiterlerin beyindeki dengelerinde meydana gelen bozulmaların panik bozuklukla ilişkili olduğu düşünülmektedir.
  • Travma ve Stres: Çocukluk çağında yaşanan ihmal ve istismarlar, diğer travmatik olaylar ya da deneyimlenen yoğun stres panik bozukluk görülme olasılığını artırmaktadır.
  • Psikolojik Faktörler: Bedensel duyumlara karşı yüksek hassasiyete sahip olmak, kaygı duyarlılığının fazla olması ve bireyin bedeni ile ilgili kontrol algısının düşük olması panik bozukluğun görülme ihtimalini artıran psikolojik etmenler arasındadır.

Panik Bozuklukla Baş Etmek İçin Neler Yapılabilir?

Panik bozukluk, deneyimleyen kişilerin yaşamlarını ciddi boyutlarda zorlayabilir. Ancak bu, üstesinden gelinmeyecek bir bozukluk olduğu anlamına gelmez. Doğru teknikler, kararlılık ve sabırla panik ataklar ve bunların neden olduğu kaygılarla baş edilebilir.

  • Psikoterapi ve İlaç Desteği: Panik atakların sıklığını ve şiddetini azaltmada etkili yollardandır.
  • Tetikleyicileri Belirlemek: Psikoterapide de üzerinde durulacak noktalardandır. Eğer panik atakları tetikleyen koşulları tespit edebilirseniz bu, ileride bir atak başlamadan kontrolü elinize almanıza yardımcı olur.
  • Beden ile ilgili farkındalığı artırmak: Bedensel tepkileri tanımak, olumsuz düşünceleri daha rasyonel olanlar ile değiştirmek ve bedenimiz üzerinde kontrolümüzün olabileceğini fark etmek panik atakların azalmasına yardımcı olacaktır.
  • Nefes Egzersizleri: Atak sırasında diyaframdan 4’e kadar sayarak yavaş ve derin nefes alıp 7 saniye tutup sonrasında 8’e kadar sayarak nefesi yavaşça bırakmak panik hissini yatıştırabilir.
  • Düşünceleri Yeniden Çerçeveleme: Atak sırasında kendinize güvende olduğunuzu, bunun bir panik atak olduğunu ve geçeceğini, panik atakların bayılmaya, kalp krizine neden olmadığını hatırlatarak kendinizi sakinleştirebilirsiniz.
  • Bedensel Rahatlama: Atak sırasında uygulayacağınız kas gevşetme ve bilinçli farkındalık (mindfulness) egzersizleri atakların etkisini azaltmada etkili olacaktır. Atak geçirmediğiniz dönemlerde de kas gevşetme egzersizlerini sık sık yapmanız bedeninizin var olan gerginliğini atmasına yardımcı olur. Bu da bedeniniz artık gevşediğinden bedeninizde gerçekleşen değişimleri kaygı, panik belirtisi olarak yorumlama olasılığınızı azaltır. Ayrıca, atak sırasında başvurabileceğiniz mindfulness egzersizlerini atak geçirmediğiniz dönemlerde sıklıkla yapmanız odaklanma becerinizi geliştirerek atak anında daha kolay bir şekilde odağınızı belirli bir noktaya yönlendirmenize yardımcı olur.
  • Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Kafein ve alkol tüketimini azaltmak, yeterli uyku uyumak, düzenli bedensel egzersizlerin yanında uygulanacak mindfulness ve kas gevşetme egzersizleri panik bozukluk belirtilerini azaltacaktır.

Panik bozukluk, sosyal içe çekilmeye, yalnız başına dışarı çıkamamaya ve birden fazla ortamdan ya da durumdan kaçınmaya sebep olarak zamanla kişinin işlevselliğini önemli ölçüde yitirmesine neden olan bir bozukluğa dönüşebilir. Ancak sebeplerinin ve öncüllerinin anlaşılmasıyla, farkındalıkla ve uygulanacak doğru tekniklerle panik bozukluk yönetilebilir bir rahatsızlıktır. Zamanla bir kısırdöngüye sebep olan panik bozuklukla baş edebilmek için bir uzmandan yardım almak kendiniz için atabileceğiniz önemli bir adımdır.

Psikolog Dr. Emine İnan